29 Mart 2010 Pazartesi

Erken bir veda

Ayrılık yazılarından hiç haz etmedim zaten bugüne kadar. Fazla yapmacık gelir, ah canım kuşum bi' tanem çok özledim seni vb... diye sürüverir yazışmalar. Lakin bu seferki acılı ve fazla yakın. Normal bir ayrılık değil tabi ki asker uğurlaması ya da yüksek lisans için uzakta kalmak gibi. Bu seferki tam bir ayrılık, bir ölüm...

Bölümde her gördüğümde mutlu olduğum kişilerden biriydi. Çok sık gelmezdi, ama geldiğinde de mutlu ederdi. Hep bir gülümseme hali söz konusu olurdu o varken, teneffüslerde ek1 önü sigara keyfi, sınav öncesi ne olacak halimiz tripleri, sınav sonrası yine mi kaçtı bakışları...

Kapı gibi derler ya öyle bir delikanlı kanatlanıp uçtu bu dünyadan. Hani derler ya " artık bize gökyüzünden bakıyor, yıldızlarla beraber" diye, Erol da oralarda bir yerlerde olmalı, bize uzaktan gülümsemeli. Elinde gitarı ile bizlere bir parça yollayacak gittiği yerden.

Klişeler vardır Allah sevdiklerini yanına erken alır, demek ki çok seviyordu Erol'u yanına çekiverdi bizim aramızdan. İçinin saflığı yüzüne vuranlardandı, o cüsseye rağmen. Sınav öncesi en rahat ve neşeli tavrı ile " naptın abi bakabildin mi" sorularını, ek önü sigara muhabbetlerini, boynuna dolandırdığın atkını ve en önemlisi o sıcak gülümsemeni unutmayacağım.

Mezuniyeti erken verdin hayattan ama masterını oradan yapacaksın melekler üzerine anlaşılan. Mekanın cennet olsun, güzel insan.

Güzel uyu yattığın yerde...

Hiç yorum yok: